
OBSESİF-KOMPULSİF BOZUKLUK
Takıntı-Zorlantı Bozukluğu (Obsesif-Kompulsif Bozukluk)
Belirgin düzeyde sıkıntı ve kaygıya neden olacak şekilde kişi istemediği halde engel olamadığı sürekli ve yineleyici şekilde zihne gelen düşünceler, imgeler ve güdüler (itki) “obsesyon/takıntı” olarak adlandırılır. Takıntılarla baş etmeye çalışan kişi, takıntılarını umursamamaya, bastırmaya ya da birtakım yineleyici davranışlar yoluyla gidermeye çalışır. Bu yineleyici davranışlar, sayı sayma ya da bazı kelimeleri içinden tekrar etme gibi zihinsel eylemler şeklinde de olabilir; kontrol etme, el yıkama, bazı ritüalize hareketler gibi direkt davranışlar şeklinde de olabilir. “Kompülsiyon/zorlantı” olarak adlandırılan bu davranışlar, takıntılara tepki olarak yaşanan sıkıntı ya da kaygıdan korunma ya da korku ya da kaygı doğuracak bir olay ya da durumun yaşanmasından korunmak amacıyla yapılır. Ancak katı şekilde uyulmaya çalışılan bu yineleyici davranışlar, aslında koruması düşünülen durumla gerçekçi bir düzeyde ilişkili olmaz ya da bariz şekilde aşırı düzeydedir.
Obsesif Kompülsif Bozuklukta takıntılar ya da zorlantılar ya da her ikisi birden var olabilir. Takıntı ya da zorlantılar günde bir saatten fazla bir süre gibi kişinin vaktini alan, günlük (akademik, mesleki ya da toplumsal) işlevsellikte düşüşe sebep olan ve klinik düzeyde sıkıntı yaratan belirtilerdir. Belirtiler, bir maddenin ya da başka bir sağlık durumunun etkilerine bağlanamaz. Obsesif Kompülsif Bozukluk, diğer psikiyatrik bozuklukların belirtileriyle daha iyi açıklanamaz.
Takıntı-Zorlantı Bozukluğu tanı ve tedavisi için öncelikle Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Uzman doktorlarına başvurulmalıdır. Bu şekilde öncelikle psikofarmakolojik (ilaç tedavisi) bir tedavinin gerekip gerekmediğine karar verilmelidir. Zira, Takıntı-Zorlantı Bozukluğu (Obsesif-Kompulsif Bozukluk) ve İlişkili Bozuklukların tedavisinde, psikofarmakolojik tedavi oldukça önemli bir değişkendir. Diğer psikiyatrik bozukluklarda da olduğu gibi, psikiyatrik tanılarda psikofarmakolojik tedavi ile psikoterapinin birlikte yürütülmesi en etkili tedavi yoludur. Bununla birlikte, bireyin yaşam kalitesi (düzenli uyku, sağlıklı beslenme, düzenli egzersiz), akut ya da kronik stresörlere karşı dayanıklığı ve bu bağlamda stresle nasıl baş ettiği (sağlıklı ya da sağlıksız baş etme yollarıyla) gibi hususlar psikoterapilerde önemi vurgulanan hususlardır. Ayrıca, diğer Takıntı-Zorlantı Bozukluğu (Obsesif-Kompulsif Bozukluk) ve İlişkili Bozukluklarda olduğu gibi Takıntı-Zorlantı Bozukluğunda da, başlıca modern psikoterapilerden olan Bilişsel Davranışçı Terapi oldukça etkilidir. Bilişsel Davranışçı Terapi, bireyin güncel problemlerini çözüm odaklı bir yaklaşımla çözmeyi hedefler. Terapi seansları oldukça yapılandırılmış şekilde olup, diğer terapi ekollerine nazaran daha kısa süreli olsa da -bireye yaşam boyu benzer sorunlarla psikoloji bilimine dayanan teknik ve beceriler yoluyla başa çıkma becerisi kazandırması dolayısıyla- uzun süreli kazanımları vardır.
Bilişsel Davranışçı Terapi, bireyin psikolojisini çözümlemede duygu, düşünce ve davranış olmak üzere başlıca üç boyutla ilgilenir. Bireyin kendisiyle ve çevresiyle ilişkisinde onu rahatsız eden ve terapiye gitmeye iten öncüllerde, kişinin bilişsel değerlendirmelerinin duygularına ve davranışlarına etkisi çalışılır. Terapideki güncel sorun çözümlenirken birey, aynı zamanda benzer sorunlar yaşadığında yanlış inanışlarının ya da çarpık düşüncelerinin duyguları ve davranışları üzerindeki etkisini fark etmeyi ve bunları değiştirebilmeyi öğrenir.
Vera Psikolojik Danışmanlık olarak bizler, bireysel danışmanlık sürecinde Bilişsel Davranışçı Terapi, Şema Terapi, Kabul Kararlılık/Adanmışlık Terapisi ve EMDR Tekniği; çocuk ve ergen danışmanlığında Çocuk Merkezli Oyun Terapisi, Kum Tepsisi, Theraplay, Kabul Kararlılık/Adanmışlık Terapisi, Bilişsel Davranışçı Terapi ve EMDR Tekniği; evlilik ve çift danışmanlığında ise Duygu Odaklı Çift Terapisi, Kabul ve Kararlılık Temelli Çift Terapisi, Sistemik Cinsel Terapi psikoterapileri doğrultusunda hizmet vermekteyiz.
Psikoterapiler hakkında bilgi almak için tıklayınız.
Kaynak:
Amerikan Psikiyatri Birliği (2013). Ruhsal bozuklukların tanımsal ve sayımsal elkitabı (DSM-5), (Beşinci Baskı). E Köroğlu (Çev. Ed.), Ankara: Hekimler Yayın Birliği.